Asırlık çınar olmuş lezzet noktaları

Türkiye ekonomisinde marka değeri olan, yiyecek sektöründe lider, Türk kültürünü dünyaya tanıtan lezzetlerin başarı öyküsünü aktarmak, marka öyküsünü yaymak ve yarına taşımak önemli. / Fotoğraf: Eminönü’nde Balık Ekmek

Modern çağa ayak uydururken aynı zamanda geleneklerden kopmama hassasiyeti, kendilerinin yemeyeceği hiçbir şeyi müşteriye sunmama prensibi ve müşterileri kendilerini evlerindeymiş gibi hissettiren nezaketleri benzeri ayrıntılar bu markaların bugüne kadar gündemde kalmasını sağladı. / Fotoğraf: Hacı Bekir Zade Hacı Muhiddin

Günlük, taze, lezzetli, sağlıklı ürünlerin deneyimle harmanlanarak, maharetle hazırlanması ve özenli sunumu ile keyfe dönüşüm hikayesi bu markaları vazgeçilmez yaptı. / Fotoğraf: Konyalı

Başarılı, uzun soluklu markaların günümüzde gıda zinciri olmasının ardında yatan manevi değerler ve içten duygular da ayrıca anlamlı. / Fotoğraf: Koska

Vefa Bozacısı, Hacı Abdullah, Hacı Bekir, Güllüoğlu Baklava, Konyalı Lokantası, Kuru Kahveci Mehmet Efendi, Hafız Mustafa Lokum, Koska ve Pandeli Restoran şehre nam salmış akıllara ilk gelen yüzyıllık markalardan. / Fotoğraf: Vefa Bozacısı

Bunların arasında kurumsal olmasa da benim de sıklıkla gittiğim Eminönü’ndeki balık ekmek tekneleri de unutulmamalı. Ki burası şimdilerde mahkemelik ve kaldırılma tehlikesi ile karşı karşıya. Ayrıca Beyoğlu Çikolatacısını da hiç yabana atmamalı. Ve daha niceleri… / Fotoğraf: Beyoğlu Çikolatacısı

Konyalı, 1897 yılında kuruldu. Geleneksel Türk yemeklerinin bir çoğunu müşterilerine sunuyor. Özel yemekleri arasında börek, avcı kebabı, portakallı baklava ve etli ekmek başta geliyor. / Fotoğraf: Eminönü’nde Balık Ekmek

Beyazıt ve Laleli arasındaki Koska semtinden ismini alan Koska Helvacısı’nın geçmişi 1900’lü yılların başında Denizli’de Hacı Emin Bey’in faaliyet gösterdiği helvacı dükkanına kadar uzanıyor. Baba mesleğini sürdüren Halil İbrahim Adil Dindar, 1931 yılında oğulları ile birlikte İstanbul’a gelerek Koska semtinde bir dükkan açar, zamanla ürettikleri helva ve tatlıların lezzetiyle ünlenir. Bulundukları semtten dolayı Koska Helvacısı olarak anılmaya başlarlar.

Kurukahveci Mehmet Efendi, 19'uncu yüzyılın sonlarına kadar Türk Kahvesi, çiğ çekirdek olarak satılıyor ve evlerdeki kahve tavalarında kavrulduktan sonra el değirmenlerinde çekilerek içilebiliyordu. Bu durum, Hasan Efendi’nin işlettiği baharat ve çiğ kahve satan dükkanın, oğlu Mehmet Efendi tarafından devralınmasına kadar sürdü.

1871 yılında işin başına geçen Mehmet Efendi, çiğ kahveyi kavurup dibeklerde öğüterek müşterilerine hazır olarak satmaya başladı. Böylelikle İstanbul Tehmis Sokak’ta taze kavrulmuş, mis gibi kahvenin kokusu da çevreye yayıldı. Kahveyi öğüterek ilk kez hazır olarak kahveseverlere sunan Mehmet Efendi, bu yenilik ve müşterilerine sağladığı kolaylıkla kısa sürede tanınarak “Kurukahveci Mehmet Efendi” adıyla ünlendi.

Pandeli Restoran, 1901 yılında kurulan lokanta Türk Mutfağının özgün yemeklerini müşterilerine sunuyor. Özel yemekleri arasında levrek, kağıtta beğendili kebap, tatlı olarak sarıburma, vişne ekmeği, kazandibi, güllaç, tulumba ve kurabiye sayılabilir.

Vefa Bozacısı, kış aylarının vazgeçilmez içeceğini her mevsim cazip hale getirdi. Boza 900 yıllarından bugüne Orta Asya Türkleri tarafından insanların biraz daha ısınmak amacıyla kullandığı bir içecek türü olarak ortaya çıktı.

Zaten kış aylarında bozanın istenmesinin, içilmesinin yegane sebebi bu. Yıllara meydan okuyan, uğruna uykusuz kalarak dışarıdan geçen satıcıyı beklediğimiz o büyülü içecek… Boza denilince akla ilk gelen isim “Vefa Bozacısı” oluyor. Vefa Bozacısı, geleneklerle teknolojiyi birleştirerek gelişen dünyada yerini alıyor.

1910'lu yıllar itibarıyla "Abdullah Efendi Lokantası" adı altında faaliyetlerini sürdüren lokanta, bugün Beyoğlu İstiklal Caddesi'nin paralelinde yüz yılı aşkındır lezzet noktası olma geleneğini sürdürüyor.

Hikayesi göç ile başlayan Meşhur Filibe Köftecisi, 126 yıllık lezzetini bugüne taşımayı başarırken, işbaşındaki genç kuşağın dokunuşuyla sosyal medyaya yönelerek satışlarını da artırdı. Şubeleşmeyi planlayan köfteci, lezzetini Beşiktaş ve Kadıköy'e taşıyacak.

Sultanahmet Köftecisi, 1920 yılında kuruldu. Asırlık olmasına bir yıl var ama o da İstanbul denince akıllara gelen tatlardan.