Emre Dölen ve Mert Sandalcı tarafından hazırlanan ‘Kağıthane-Kemerburgaz-Ağaçlı-Çiftalan Demiryolu, 1914-1916’ adlı kitap arşivlerde yer alan fotoğrafların ışık tuttuğu bir gerçeği gün yüzüne çıkarttı. Kitap sayesinde Kağıthane’de bir zamanlar kara küçük lokomotiflerin çalıştığı bir demiryolunun varlığına şahit oluyorsunuz.
BU DEMİRYOLU FARKLI
Demiryolu bir ulaşım ağı olarak bulunduğu bölgeyi diğerlerine yakınlaştırır, kültürel ve ticari bir köprü kurar. Ama seneler sonra derin araştırmalar ışığında bulunan bu demiryolunun başka bir misyonu daha var. Hüseyin Irmak kitapta yayınlanan yazısında okurları 1914-1916 yıllarına doğru gezintiye çıkartan kitabı şöyle tanıtıyor: “Kağıthane… Demiryolu” kitabının hazırlanmasında önde gelen isim Prof. Dr. Emre Dölen kitabın temelidir. Denilebilir. Bu hattın fotoğraflarını 1916’da çeken Mukadder Dölen o günlerde bilmeden 1999’da yapılacak olan kitabın da temelini atmış oldu. Emre Bey için de 83 yıl sonra dedesinin izinden giderek onun varlığını yıllar sonra bir kere daha hissetmek ve onu tekrar yaşatmaktı; bu kitabın anlamı…
ŞİMDİ DEMİRYOLUNDAN PEK AZ İZ VAR
Kitabın hazırlık sürecinde, demiryolu hakkında o günleri bilen yaşlılardan bilgi almak ve yıllar sonra aynı yerlerde bir keşif yapmak üzere çıkılan bir gezide ıssız ormanın içindeki hat takip edilerek atılan her adımda eminim ki aklında dedesinin çektiği fotoğraf kareleri, onunla birlikte yürüyordu… Kitabın hazırlanmasında emeği geçen diğer kişi Mert Sandalcı olmuştur. Mert Bey, kendi deyişiyle bize çocukluğunun özleme dönüşen hayallerini aktarmıştır.
GÜZERGAHINDA DOLAŞIYORUZ
Ancak özlemini elindeki belgelerle birleştirdiğinde, bizde de geçmişi ve geleceği bir arada yaşayabileceğimiz böylesi bir güzergahta ilerleyebilme arzusunu uyandırmış ve bu hattın gerçekleşmesinin sağlanabileceğini göstermiştir.
ANLAMLI BİR NOSTALJİ TURU
Beklenti, Ağaçlı ve Çiftalan’dan yola çıkan Kemerburgaz, Ayazağa üzerinden Kağıthane’ye kömür ve asker taşıyan trenlerin, günümüzde insanların piknik yerlerine ve denize taşıması, eski haliyle ortaya çıkacak bu nostaljik demiryolunun değerlendirilmesi, orman içindeki sadece kendi sesiyle ve çocuk cıvıltılarıyla ilerleyecek böylesi turistlik bir trenin yapımına öncülük ederek, Türkiye’de belki de bir ilk’in gerçekleşmesini sağlamaktadır.
KEŞKE BUGÜN DE BU DEMİRYOLU ÇALIŞSA
Sa’d-abad mesiresi’nden başlayıp Karadeniz’e çıkan bu eski-yeni demiryoluna ilginin büyük olacağına, hatta orman içine özel turların dahi düzenlenebileceğine inanıyoruz. Bu güzergahta bulunan köylerin ulaşımına bir de demiryolunun eklenmesi ise sanıyoruz ki; şehir trafiğini rahatlatıcı bir etki yapacaktır. Ve en önemlisi, inanıyoruz ki; bu bağlamda bütün yapılanlar ve yapılacaklar insanların güzel şeyler yaşamalarına ve geçmişten geleceğe uzanan bir köprü kurmalarına yardımcı olacaktır."
BİRÇOK İNSANIN ORTAK BULUŞU
Kitabın ön sözünde de belirtildiği gibi birçok insanın bir araya gelerek tekrar gün yüzüne çıkardığı demiryoluna ait son kalan taşlar ve raylar Kağıthane Belediyesi'nin bahçesinde korumaya alınarak sergileniyor.
KİLOMETRE TAŞLARI KALDI
Kilometre taşlarının ormanlık bölgede hava şartlarına yenilerek kaybolmasının böylece önüne geçilmiş durumda.
GRUP GEZİLERİ DÜZENLENİYOR
Bugün, belirli aralıklarla Kağıthane Belediyesi Basın Danışmanı ve kitabın ortaya çıkmasını sağlayan araştırmacı yazar Hüseyin Irmak liderliğinde demiryolunun izlerinin arandığı grup gezileri düzenleniyor.
BELEDİYE BAHÇESİ MÜZE GİBİ
Yoğun ilgi ile izlenen geziler önce kalıntıların bulunduğu belediye binasının bahçesinde başlıyor.
KALAN İZLER BİZE YADİGAR
Buradan sonra demiryolunun geçtiği alanlara araçlarla gidilerek, büyük bir bölümü yürünerek güzergah ve kalan izler takip ediliyor.