EKONOMİ TEHDİDİ PAZARLIK UNSURU OLDU
ABD Başkanı Donald Trump, ABD ekonomik üstünlüğünü kullanarak pazarlık yapma eğilimi taşıyan bir dış politika güdüyor. Ekonomik üstünlüklerini diğer ülkelere adeta bir sopa gibi sallıyor.
Daha önceden yapılan anlaşmaları bir kenara koyarak, ülkelerin açık noktalarını bularak, dünya dengelerini sarsacak şekilde, yeniden gündeme getirip, kendi ülkesinin lehine kararlar alınmasını istiyor. Tüm bu hareketler ekonomik olarak görünmekle birlikte uzmanlar tarafından aslında siyaseti de kapsayan kararlar olarak görülüyor.
DEĞİŞİKLİKLERE ADAPTE OLMAK İÇİN ZAMAM TANINMALI
Bu tür davranışlar tarih içinde daha önce de gerçekleşmişti. Ancak bu dönüşümler ani değişimlerle değil de yumuşak geçişlerle yapıldı. Yaptırım yapılan diğer ülkenin de kendi tedbirlerini alarak hareket etmesini sağlayama yönelik politikalar tercih ediliyordu.
TRUMP, TÜRKİYE İÇİN İYİ BİR ŞEY SÖYLÜYOR AMA İYİ BİR ŞEY YAPMIYOR
Son gelişmede de ABD, Türkiye’yi Genelleştirilmiş Tercihler Sistemi (GTS) kategorisinin dışında tutmak istiyor. Yaptığı hareketle "Türkiye artık gelişmiş bir ülke ve şu ana kadar olan ayrıcalıklardan yararlanamaz." diyor. Yani Türkiye’nin ekonomisinin gelişmiş ülkeler seviyesine geldiğini söylemesi iyi bir şey. Ama Türkiye’ye sağladığı ayrıcalıkları ortadan kaldırması ise iyi bir hareket değil.
RESMİ BİLGİLENDİRMEDEN 60 GÜN SONRA UYGULANACAK
Söz konusu uygulama, Kongre ve Türkiye'ye yapılacak resmi bilgilendirmeden 60 gün sonra yürürlüğe girebilecek. Gündemdeki konu ile ilgili Türkiye’nin itiraz etme ve uzlaşma hakkı ya da yaptırıma farklı yaptırımla cevap verme hakkı saklı. Bu gelişmeler zamanla şekillenecek.
YAPTIRIMLAR TÜM DÜNYA İÇİN GEÇERLİ
Bu yaptırımlar sadece Türkiye ile sınırlı değil. Gelişmekte olan ülke statüsünde olan tüm ülkelerin zamanla karşılaşacağı bir durum. Ve gelişmekte olan ülkeler statüsünden çıkartılmak istenen ülkelerden birisi de bu anlamda ABD ile en fazla ticaret yapan Hindistan.
-ÖZEL HABER-