Yörüklerin 100 yıl önce göç yolunda ürettiği asırlık balı yeniden ürettiler

Mersin’in Erdemli İlçe Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu (ASO) Müdürlüğü arıcılık usta öğreticisi ve kursiyerleri 100 yıl önce Yörüklerin göç güzergahında ilerlerken ağaç kütükleri içinde ürettikleri karakovan balını yeniden üretti
Yörüklerin 100 yıl önce göç yolunda ürettiği asırlık balı yeniden ürettiler

Mersin’in Erdemli İlçe Halk Eğitim Merkezi ve Akşam Sanat Okulu (ASO) Müdürlüğü arıcılık usta öğreticisi ve kursiyerleri 100 yıl önce Yörüklerin göç güzergahında ilerlerken ağaç kütükleri içinde ürettikleri karakovan balını yeniden üretti.


Ocak ayında başlatılan proje, ekim ayında gerçekleşen hasatla neticelendi.

Kovanlardan çıkan bal dolu petekler yüzleri güldürdü.Arıcılık usta öğreticisi Yıldız Zeynep Mavi ve kursiyerleri hazırladıkları projeyle eski evlerin depolarından topladıkları atıl haldeki 100 yıllık karakovan kütüklerini üretim için yeniden hazırladı.

Ardından usta öğretici ve kursiyerleri Yörüklerin 100 yıl önce göç güzergahında ürettikleri karakovan balını üretmek için yola çıktı.


Meşakkatli yolculuk kovanlardan bal dolu peteklerin çıkmasıyla tamamlandı.Usta öğretici Yıldız Zeynep Mavi, Yörüklerin 100 yıl önce göç yollarında ürettikleri karakovan balını üretmek, aynı tat ve kaliteyi yakalamak, bu kültürü yaşatmak için öğrencileriyle birlikte bir proje hazırladıklarını söyledi."Sezon boyunca Torosların zirvesindeydik"Proje kapsamında da karakovanlarla birlikte yayla yayla dolaştıklarını belirten Mavi, "Her biri 100 yıllık tarihi karakovanlarımızı Orta Akdeniz’de Erdemli’ye bağlı kırsal orman köylerimizdeki eski evlerimizin odunluklarından ve depolarından çıkarttık.

Elden geçirdik, tamir ettik.

Ve öğrencilerimizle üretime geçtik.

Sezon boyunca Toros Dağları’nın zirvesi sayılacak Yüksekyurt Merası, Sızva Yaylası, Musabozulduğu Yaylaları’nda sezonu geçirdik.

Ve bugün üretimimizin son aşamasında yani hasat günündeyiz.

Karakovanlarımız katran ve ardıç dediğimiz türlerden yapılmış.

Eski el oyma işçiliği ile yapılmış karakovanlarımız, ’kılıç arı’ içindeki de.

Kılıç arı bizim Anadolu arısı olarak tabir ettiğimiz yöresel arı ırkımızdır" dedi."Bugün sanatçılarımız arılar, onlar bize eserlerini sunacaklar"Yörük kültürüne sahip çıkmak, organik üretime dikkat çekmek için bu projeyi hazırladıklarını aktaran Mavi, "Bu çalışmadaki amacımız Yörük kültürünü gün yüzüne çıkarıp tarihi karakovanlarımızda ata miraslarımıza sahip çıkmak ve organik üretime dikkat çekmekti.

Bu amaçla karakovanlarımızı Toros Dağları’nda Yörüklerimizin göç yollarını takip ederek üretim sezonunu bitirdik.

Ve bugün üretimimizin son aşamasında yani hasat günündeyiz.

Nasıl bir ressam en güzel tablosunu yaparak topluma bir görsel şölen tadında bunu sunuyorsa, onur ve gururunu yaşıyorsa, bugün bizim de sanatçılarımız arılardır, bugün onlar bize eserlerini sunacaklar.

O yüzden biz de onlar adına gururlu ve onurluyuz" diye konuştu.Kursa katılan üretici Rukiye Aydın ise, "Çocukluğumuzda dedemizden gördüğümüz karakovan balını tatmıştık, lezzetini biliyorduk ama şimdi o sevinci o mutluluğu o tadı tekrar almak için kendimiz de başladık bu işe.

Çok heyecanlıyız, çok mutluyuz" dedi.