BM, gelişmekte olan ve orta gelirli ülkelerin borçlarının hafifletilmesi çağrısı yaptı

BM Genel Sekreteri Guterres, koronavirüs salgınının neden olduğu küresel kriz yüzünden finansal piyasalara erişimi kaybeden, gelişmekte olan ve orta gelirli ülkelerin de borçlarının hafifletilmesi çağrısında bulundu.
BM, gelişmekte olan ve orta gelirli ülkelerin borçlarının hafifletilmesi çağrısı yaptı

Birleşmiş Milletler (BM), Kanada ve Jamaika'nın sponsorluğunda 50'ye yakın devlet ve hükümet başkanının yanı sıra Dünya Bankası ve Uluslararası Para fonu (IMF) gibi küresel finans örgütlerinin başkanlarının katılımıyla "Kovid-19 ve Sonrası Dönemde Kalkınma için Finansman" başlıklı üst düzey toplantı düzenledi.


"ŞİMDİ HAREKETE GEÇİLMEZSE DÜNYA HAYAL EDİLMESİ GÜÇ BİR YIKIM YAŞAYABİLİR"

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, burada yaptığı konuşmada, pandemiye karşı şimdi harekete geçilmezse dünyanın ''hayal etmesi dahi güç yıkım ve acıyla'' karşı karşıya kalacağını söyledi.

"KORONAVİRÜS SALGINI, 8,5 TRİLYON DOLAR KAYBA NEDEN OLABİLECEK GÜÇTE"

Açlık ve kıtlığın tarihi oranlara çıktığını, 60 milyon kişinin daha yoksulluğa sürüklendiğini belirten Guterres, salgının iki yıl içinde küresel ekonomide 8,5 trilyon dolar kayba neden olabileceği uyarısında bulundu.

Guterres, bu kaybın 1930'lardaki Büyük Buhran'dan bu yana ''en sert gerileme'' olacağına dikkati çekerek, teknolojik ve bilimsel gelişmelere rağmen benzeri görülmemiş bu insani krize karşı birlik ve dayanışma içinde olunması ve gelişmekte olan ülkelere finansal destek çağrısı yaptı.


"GELİŞMEKTE OLAN VE ORTA GELİRLİ BİRÇOK ÜLKE SAVUNMASIZ"

Guterres, "Gelişmekte olan ve orta gelirli birçok ülke şu an oldukça savunmasız bir durumda ve küresel kriz nedeniyle borç sıkıntısı çekiyor ya da yakında çekecek. Borç hafifletme sadece en az gelişmiş ülkelerle sınırlandırılmamalı, finansal piyasalara erişimi kaybeden gelişmekte olan ve orta gelirli ülkelere de sunulmalı." diye konuştu.

Doğrudan yatırım, ihracat ve işçi dövizlerinde keskin düşüş yaşandığını belirten Guterres, yasa dışı sermaye akışının, vergi kaçakçılığı ve para aklamanın da gelişmekte olan ülkelere milyarlarca dolara mal olduğunu ve bu sızıntıların durdurulması gerektiğini söyledi.