Küresel düşünün, paraya para demeyin

Elektronik finansal sistemin böylesine hızlandığı bir dünyada yerel düşünmek uluslararası avantajları kaçırmaktır.
Küresel düşünün, paraya para demeyin

Türkiye piyasasında şu günlerde üzerine konuşulabilecek bir çok alan varken ekonomiye global ölçekte bakıp, paramızı uluslararası tüm mecralarda değerlendirme fikri yeni dönemde daha akıllıca bir yöntemdir. Haftaya başarken dolar kurunda sert bir yükseliş oldu ardından toparlanma hareketi gerçekleşti Türk Lirası sert bir değer kaybının ardından yön bulma çabalarına girdi. Haftanın önemli gelişmelerinden bir diğeri ise Varlık Fonu'nun faizsiz kredi sağlaması açıklaması oldu.  Ülkemizde ekonominin sağlam bir seyirmediğini çıklayan bu gelişmelerin ardından, nereden nasıl kaynak yaratılabilir sorusuna cevap aramaya başladım.



Sanayi devriminin gerçekleşmesiyle başlayan IMF ve Dünya Bankası politikalarıyla da her an giderek büyüyen küreselleşme gelişmelerini yatırımlarımıza yansıtmak şu evrede yapılabilecek en doğru hareket olacaktır. Çok uluslu firmaların direttiği politikalar ile varlığını sürdürmeye çalışan ekonomimizin, hane halkını yoksullaştıran gerçeğinden uzaklaşıp, elimizdeki kaynakları uluslararası arena değerlendirmek bu yoksullaşmaya verilebilecek en doğru cevap olacaktır. Eğer reel piyasada yatırımlar yapıp üretim faaliyetleri gerçekleştirecek bir finansal kaynağımız yoksa, ki yüzde 50'imizin böye bir kaynağı yok,  kısıtlı olan finansmanı global ölçekte değerli olan ürünlerin alım satımına yönlendirmeliyiz. Forex piyasası bu yatırımların değerlendirilmesi  için makul bir alan. Böyle olmasının en önemli sebebi şu ki piyasada makas aralığı dediğimiz aracı maliyetleri oldukça düşük. Alım satım arasındaki maliyetlerin bu kadar düşük olduğu başka bir mecra neredeyse yok. Kaldıraçlı bir piyasa olması hasebiyle piyada yatırımcılarının yüzde 80'i kayıp yaşıyor. Fakat bu kaybın tek sebebi piyasada yapılan işlemlere yatırım olarak bakılmaması. Yani tıpkı döviz bürosunda yapılan altın yatırımları aynı şekilde ve aynı para ile ons altıda yapılırsa, döviz bürosunun kazancını ve altından beklenen hareketin kazancını elde edilmiş olunur. Burada yatırımcıların kayba uğradığı hata 50000 lira ile başladıkları yatırımın, piyasada sunulan kaldıraç imkanını kullanarak 500 000 liraya kadar ulaşan yatırımlar yapılması. Gram altın ile ons altını aynı kefeye koyduğumu düşünmenizi istemem elbette, ikisinin değeri farklı para birimlerine karşıdır ve piyasaları farklıdır.  Bahsettiğim şey finansmanı ülke içerisinde değerlendirmekle uluslararası pazarda değerlendirmek arasındaki farktır. Bu değerlendirmeyi buğday için de yapabiliriz.  Türkiye piyasasında buğday alım satımı yapmak yerine bu ticareti uluslararası piyasada yaparak finansman değerlendirilebilir. Bunları söylerken reel piyasada da bu ticareti yapacak kişilerin olması gerekliliğini göz ardı etmiyorum. Reel piyasada da buğdayın alım satımını yapacak birileri olmalı fakat global ölçekte bu yatırımları yapmanın da büyük avantajları olduğunu hatırlatmak istiyorum.



Uluslararası ticarette katma değerli ürünler sunabilmek elbette önemlidir. Ülke ekonomisi için  yeni trendlere ayak uydurmak ve gelişmeleri takip eden faaliyetleri sürdürmek oldukça önemlidir. Fakat bu faaliyetleri gerçekleştirirken bilişim sistemlerinin yoğun olarak kullanıldığı günümüzde döviz kazandırıcı işlemleri Elektronik Finansal Sistem'in nimetlerini kullanarak ülke ve hane ekonomisine katkıda bulunmak bir o kadar önemli ve kolaydır.