“İstanbul Workshop”un açılışında ülkenin altın sektörü; turizm konuşuldu

“İstanbul Workshop” İstanbul'un yüksek katma değer üreten vazgeçilmez bir destinasyon haline gelmesi amacıyla organize edildi.
“İstanbul Workshop”un açılışında ülkenin altın sektörü; turizm konuşuldu

İstanbul Workshop; Kültür ve Turizm Bakanlığı destekleriyle, TOBB öncülüğünde, İTO, TÜROFED, TÜRSAB, THY,  İSTTA ve FVW işbirliği ile Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleştirildi.


Açılış oturumuna Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan, İstanbul Valisi Vasip Şahin, TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) ve TOBB Turizm Sektör Meclisi Başkanı Osman Ayık, Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Firuz Bağlıkaya, İstanbul Turizm Derneği (İSTTA) Başkanı Halil Korkmaz ve Alman Medya Kuruluşu FVW'nin baş editörü Klaus Hildebrandt katıldı.

İstanbul’un önemi büyük

TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu açılış konuşmasında organizasyonun önemi üzerinde dururken, destek veren kişi ve kuruluşlara teşekkür etti. İstanbul’un dünya tarihinin en kadim şehirlerinden birisi olduğunu kaydeden Hisarcıklıoğlu, “İstanbul, üç büyük imparatorluğa başkentlik yapmış ve iki kıta’ya yayılmış, dünyadaki tek şehirdir. İstanbul’da, Mısır’ı, Roma’yı, Atina’yı, Kudüs’ü, Truva’yı, Babil’i, Efes’in izlerini, imzalarını görürsünüz. İstanbul tüm medeniyetlerden izler barındıran, gerçek bir dünya şehridir” dedi.


“Türkiye sadece deniz, güneş ve kumdan ibaret değil”

Turizm sektörünün Türkiye için dünya çapında bir başarı öyküsü olduğunu kaydeden TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, Türkiye’nin sadece deniz, güneş ve kumdan ibaret olmadığının altını çizdi. “Tarih ve kültür burada. İlk uygarlıkların pek çoğu bu topraklarda doğmuş” diyen Hisarcıklıoğlu; ilk para burada basıldığını, ticaret, bankacılık ve borsanın ilk bu topraklarda ortaya çıktığını, antik uygarlıkların burada bulunduğunu hatırlattı. Hisarcıklıoğlu, “Roma, Bizans burada. Selçuklu, Osmanlı burada. Bu kadar birbirine benzemez ama bu kadar çok kültürü barındıran, başka bir ülke daha var mı dünyada? Tüm bu nedenlerle, Türkiye'deki tarihi varlıkları korumak konusunda hiçbir ayrım yapmıyoruz. Hangi dönemden, medeniyetten, kültürden, inançtan gelmiş olursa olsun, ne varsa hepsini insanlığın bize emaneti sayıyoruz. Hepsine aynı biçimde sahip çıkmaya ve ayağa kaldırmaya çalışıyoruz. 20 sene önce Türkiye'de, UNESCO dünya mirası listesine giren alan sayısı sadece 7 idi. Bugün bu sayısı 17’ye ulaştı. Gururla ifade etmek isterim ki, bunlardan biri olan 4.5 asırlık Edirne Selimiye Cami ve Külliyesinin, tüm bakım ve restorasyonunu da, TOBB olarak biz üstlendik. Bunlar dışında ayrıca, geçici aday listede, 78 adet, doğal ve kültürel değerimiz daha bulunuyor. İşte tüm bu evrensel değerlerimizin, dünyaya tanıtılması için elimizdeki en büyük fırsat turizmdir” diye konuştu.